CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, TBMM Genel Kurulunda; “Kardan payını alamayanlar bize bildiriyor ama belediye meclisi, ilçe belediye meclisi, büyükşehir belediye meclisi varsa bunların hepsi şeffaf olacak, denetlenecek, en azından ilçe belediyesinde ve büyükşehirde” Belediye imar komisyonundan geçecekler ama bunu ancak bir kaymakam, bir kaymakam imzalar. O araştırabilir.” Böyle bir yağma sistemi var, bu sistem sizi yok edecek, şunu söyleyeyim, bölge halkı sizi bir kez daha sandığa mahkûm edecek” dedi.
CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, AKP hükümetinin TBMM Genel Kurulu’nda belediyelere kayyum atama uygulamasına tepki gösterdi. Tanrıkulu’nun açıklaması şöyle:
“Öncelikle 31 yıl önce bugün katledilen büyüğümüz araştırmacı, yazar, gazeteci ve avukat Uğur Mumcu’yu saygı ve sevgiyle anıyorum. Siyasi bir cinayete kurban gitmişti ve cinayet bugüne kadar çözülemişti. Çünkü duvardan hiçbir tuğla kaldırılmamıştı.Yine, yirmi üç yıl önce bugün, JİTEM’in 1950’lerde gerçekleştirdiği faili meçhul cinayetler ve zorla kaybetmelere karşı tavrıyla tanınan, Diyarbakır’da katledilen Emniyet Müdürü Gaffar Okan’ı saygıyla anıyorum. Diyarbakır.Bu nedenle Hizbul-Kontra tarafından hedef haline getirilerek Diyarbakır’da katledildi.O da bizim dostumuzdu.Onu burada bir kez daha saygı ve sevgiyle anıyorum.
“Hangi Cumhuriyet Savcısı Bunlarla İlgili Soruşturma Başlatmaya Cüret Edebilir?”
Üç başlıkta büyük bir yağma var elbette ama bu yağma Adalet ve Kalkınma Partisi hükümetinin idari uygulamasına dönüştüğü için ses çıkmıyor. Üç başlık diyorum pahalı arkadaşlar; Biri gayrimenkul satışı, diğeri imar uygulamaları yani imara açılan yerler ve imar değişiklikleri, üçüncüsü ise kayyımların özellikle mal ve hizmet alımında yaptığı işlemler; Tamamen yozlaşmış arkadaşlar, bakın, tamamen yozlaşmış. Burada bir de belediye başkanımız var. Geçen gün sizlere Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin askıya aldığı bir duyuruyu göstereceğim. Bakın arkadaşlar burada yol var, ortada yol var, imar uygulaması çığırından çıkmadan yol yok oldu ve bunun sonucunda bu mülkün sahibine milyonlarca liralık bir kira sağlandı. hala beklemedeyken. Şimdi, mütevelli kim? Kaymakam. Mütevelli kimdir? Vali. Size soruyorum: Hangi Cumhuriyet Savcısı bunlarla ilgili soruşturma açmaya cesaret edebilir? Bakın inanın milyonlarca liralık kiralar, satılan gayrimenkuller var… Şimdi önümüzde seçim var, siz az önce Diyarbakır Yenişehir Kaymakamına ödül verdiniz. Seçim nedeniyle satın alınan mal ve hizmetler var. Belediyeden bizzat tarafıma bildirilen ancak teslim edilmeyen mal ve hizmet alımları oldu… Diyarbakır’ın ve tüm bölgedeki kayyım belediyelerinin kamu malları, bolca yağmalanıyor. Kimin kontrolü altında? Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kontrolü altındadır.
“YEREL KİRALARDA SİYASETÇİLERİN DE ORTAKLIĞI VAR”
Bir kez daha söylüyorum: Bakın, siyasi ortaklığınız olmasaydı, kayyımların yolsuzluklarına karşı sesinizi çıkarırdınız ama siyasi ortaklığınız var ve o yerel çıkarlara siyasetçiler de katılıyor. Bütün bunlar bize nasıl geliyor? Halen belediyede çalışan dürüst ve vicdanlı yerel yetkililer var ve onlar bu yolla bize geliyorlar.
İkincisi bu kiradan payını alamayanlar bize bildiriyor ama belediye meclisi, ilçe belediye meclisi, büyükşehir belediye meclisi varsa bunların hepsi şeffaf olacak, denetlenecek, en azından ilçe belediyesinde ve belediyede olacak. büyükşehir belediyesi imar kurulunu geçecek ama bunu sadece bir kaymakam, bir vali imzalıyor. . Araştırabilir misin? Hayır. “Öyle bir yağma planı var ki, bu sistem sizi yok edecek, söyleyeyim, bölge halkı da sizi bir kez daha sandığa mahkûm edecek.”
